Bedenin bizi terkedeli tam bir yıl oldu. İçkime ne zaman buz konulsa, ne zaman aşık olsam, sevişsem, ne zaman içimi garip bir hüzün kaplasa, yıksa aklıma hep sen geldin. Çok bilindiği ya da dinlendiği için değil, sadece sevdiğim için ''Back To Black'' i dinledim en çok. Sanırım hem seni hem de beni çok iyi anlattığı için seviyorum. İkimiz de bayağı mutsuzduk o dönem. En azından benim avunabileceğim insanlar, oyuncaklar - cisim olarak - vardı. Seninse sadece sesin... Tek sahip olduğun şeyi de bize bırakmak nasıl bir yüceliktir.
Sen gittikten sonra hiçbir halt yapmadım. Bir ödül aldım, onun bile boyası aktı. Ne kadar gereksiz ve değersiz bir oyunu oynamaya çalışıyormuşuz aslında. Bana seni anımsatan her ne varsa peşinden koştum. Lana Del Rey şarkıları dinledim. Yine insanlara güvendim senin gibi. Aşık oldum, yara aldım, ağlayamadım - hiç beceremiyorum - , eğlencenin dibine vurdum. Sabahın köründe eve döndüğümde yalnız olduğumu farkedip yine seni dinledim. Bulutların üzerinde geçirdiğim o birkaç dakika, tanrıya sonsuz kez inanmamı sağladı. Bu arada en yakın arkadaşım sana çok benziyor. Kendisine sürekli senin gibi makyaj yapmasını söylüyorum. Onu her gördüğümde öpüyorum. Ağzımda rujunun tadı kalıyor. Aklıma sen geliyorsun. O tat sensin çünkü. Bir sene içerisinde kayda değer yalnızca bunlar oldu. Ben de mutlu olmadım Amy, mutlu olamadım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder