Yener etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Yener etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

7 Aralık 2012 Cuma

Türkiye Bu Şarkıya Hasta Oldu !



Hande Yener, Kraliçe adlı albümünün çıkış parçası ‘’Hasta’’yı, dün müzik severlerin beğenisine sundu. Saat 21.00’dan itibaren Turkcell Müzik’e kitlenenler, Hasta’yı dinleyip sosyal medyada küçük çaplı bir kasırga yarattılar. #hastaeder hashtagı, birçok Twitter kullanıcısı tarafından tweetlendi ve kısa sürede tt listesine girdi. Peki Hande’ye Neler Oluyor? adlı albümden beri süregelen bu yükseliş döneminin sebebi nedir? Tabii ki Sinan Akçıl ve Hande Yener’in müzik anlayışlarının, vizyonlarının uyuşması ve yaşanılan coğrafyaya uygun, anlaşılabilir parçaların ortaya çıkarılması, sunulması. Bu bağlamda başarı da kaçınılmaz oluyor.

Hasta, sözleri itibarıyla ilk paylaşıldığı gün beni çok etkilemişti. Müziği ve altyapısı, Hande Yener’in en pop dönemine tekabül eden ‘’Acele Etme’’ dönemini anımsatıyor. Youtube, Facebook ve Twitter’dan tüm yorumları takip ettim, inceledim. Hasta, herkesten tam not almış. Görünen o ki; bu şarkı, tüm Türkiye’yi hasta etmiş. İyi dinlemeler…

Hasta’yı dinlemek için: http://turkcellmuzik.com/#!/en-iyi-100/--/sarkilar/sonhafta/turkce/---/canli-yayin

Söz: Sinan Akçıl  Müzik: Emrah Karaduman

Kısa Kısa…

— Kraliçe albümünde yer alan ve henüz yayınlanmayan ‘’Tribe Gir’’ adlı parça, The Do’nun Slippery Slope ‘undan uyarlanmış. Sözler, Sinan Akçıl tarafından yazılmış.

— Kraliçe albümü, 12.12.12. tarihinde çıkacak ve Hande Yener, o gün albümünü Saba Tümer’in programında ilk kez tanıtacak.

22 Kasım 2012 Perşembe

Geçmişten Bir Dilek ve Güzel Kafalar

DRUNK

Geçtiğimiz hafta, hem benim açımdan hem de müzik dünyası açısından oldukça hareketliydi. Bir anda kendimi albümlerin, kliplerin ve Ozan Eicher ile gerçekleştirdiğimiz Drunk adlı çalışmanın içerisinde buldum. Drunk'ı önceden de belirttiğim gibi güzel kafalarda çektik. Cihangir'de, eski evlerin bulunduğu bir yokuşu sarhoş olarak yürüdüm. ( Bu durum bayağı bir tekrar edildi. ) Concept gereği poz vermedim tabii ki. Sürekli yürüdüm ve dans ettim. Ortaya da görmüş olduğunuz çalışma çıktı. Stylingim, Ali Koç tarafından yapıldı. Kendisinin rocker çizgisini çok beğeniyorum. Toplamda 4 fotoğraf çıkarttık. Bir tanesi lomography türünde...




ELEKTRİBİK HANDE

Albümü merakla beklenen üç isimden ( Gülşen, Hande Yener, Demet Akalın ) biri olan Demet Akalın, müzik dünyasına sıkı bir giriş yaptı. Sosyal medyada, özellikle ttnet müzik'te #yılan, #giderlişarkılar ve #nebüyükaşk parçaları oldukça ilgi görüyor. Bir diğer merakla beklenen isim olan Hande Yener, Twitter'dan #tribegir hashtagıyla Tribe Gir adlı parçasının sözlerini paylaşarak 5 dakikada dünya gündemine girdi. #tribegir, sözleri itibarıyla tam bana uygun bir şarkı. Altyapısı da duyumlarıma göre elektronikmiş. Yani Hande'nin elektronik müzik dönemini sevenler, bu parçayı da seveceklerdir diye düşünüyorum. Şarkının sözleri: 

Bak bak şuna bak / Şu sahte gülene bak / Ben yine aşığım / Sana ne olacak?
Vah vah sana bak / Konuşma bana bak / Ben sana karşıyım / Sanma ki duracak
Tak tak / Şuna tak buna tak / Yeter ya / Sensizlik iyi geldi / Kafam da çok rahat

Tribe tribe tribe gir / Hissettiğim sana değil / Bir soru cevabı bil / Hiç başlayamadan bitmişe ne denir?

Söz: Sinan Akçıl

GEÇMİŞTEN BİR DİLEK

1971 İsviçre - Brugg doğumlu Genç Osman Yavaş, Mavi Sakal grubunun en parlak dönemindeki solistiydi. Zaten birçoğumuz da Mavi Sakal'ı onun sayesinde anımsarız. İki Yol parçası, o dönem tüm rockerların dilindeydi. Halen ''Nereye, nereye, nereye gideyim?'' deyince ''A evet hatırladım!'' sesleri yükselebilir ortamlarda. Genç Osman Yavaş'ın, cool ve soğuk duruşunu severim. Şimdilerde yine bir çalışmayla müzik dünyasına geri döndü. Üstelik çocukluk aşkım Aylin Aslım'la düet yapmış. Çok da güzel olmuş. Naif, insanın kafasını dinlenildiği an dümdüz yapan bir parça. Adı: ''Dilek Tutmak''.

2 Ekim 2012 Salı

Amsterdam'da Yalnızlık



Hande Yener slowları diye bir olgu vardır eskiden beri. ( Her ne kadar bu olguya electronic albümlerde ara verilse de ) Alınan Hande Yener albümlerinin içinden mutlaka 1 ya da 2 tane vurucu slow çıkar. Son albümü Teşekkürler'in vurucu slowu da Dön Bana'ydı. ( Söz - Müzik: Sinan Akçıl ) Yener'in hayranları, Twitter'da #dönbana hashtagıyla bu slowa klip istediklerini dile getirdiler. İstedikleri de oldu. Kemal Doğulu yönetmenliğinde Amsterdam'da Dön Bana'ya klip çekildi. 

Klip, Lana Del Rey ve Adele'in yayınladığı kliplerin modern versiyonu türünde. Yalnızlık, o hissiyat ciddi anlamda verilerek yalın bir dille anlatılmış. Klipte Hande Yener'in yine o mağrur yürüyüşünü görüyoruz. Styling konusu eleştiriye kapalı olmalı. Bir kusur bulmak zor çünkü. Yeni saç rengi, makyajı ve kıyafetleriyle Hande Yener, kelimenin tam anlamıyla ''olmuş''. Sinan Akçıl, Hande Yener, Kemal Doğulu ve Polat Yağcı bileşiminden güzel bir iş çıkmış ortaya. İyi seyirler...



14 Haziran 2012 Perşembe

Yaz Playlistim



Gülşen Yine İş Başında

Uzmanlar, bu yazın çok sıcak geçeceğini söylüyorlar. '' Yanımızda taşıyabileceğimiz bir klima türü icat edilmedi mi? '' diye soracağımız döneme giriyoruz yani. Rengarenk tshirtlerimizin, shortlarımızın, ayakkabılarımızın ve serinleme biçimlerimizin yanı sıra enerjimizi fulleyecek parçalar da lazım tabi. Son dönemde çıkan parçaları incelediğimde görüyorum ki bu yaza resmen Gülşen damgasını vuracak. Murat Dalkılıç'ın Bir güzellik yap ve Ozan Çolakoğlu'nun albümünde yer alan - kendisinin seslendirdiği - Seyre dursun aşk, yayınlanır yayınlanmaz iddiasını gösterdi. Hatta Bir güzellik yap parçası, ttnet'te en çok dinlenenler ve indirilenler listesine girdi. Bu iki parça, yaz playlistimin vazgeçilmezleri olacak. Bu arada Gülşen, iki gün önce Siyaset Dergisi tarafından '' Yılın Söz Yazarı ve Bestecisi '' ödülüne layık görüldü.


Hande'nin Rüya'sına Ümit Kuzer Yorumu

Ümit Kuzer, Aylin Aslım'ın 1999'da müzikal anlamda yaptığı devrimin ortaklarından biriydi. O dönem, Senin gibi ve Zor günler parçaları ile Türkiye, electronic altyapılarla tam anlamıyla tanışmıştı. - Aylin Aslım'ın Gel git albümünü hiç eskitememişimdir. - Ümit Kuzer'i şimdi de Hande Yener & Seksendört - Rüya albümünde görüyoruz. Rüya parçasına yaptığı remix, parçayı orijinalinden daha güzel bir hale getirmiş. Yaz playlistine mutlak konulmalı. 

Yaz Playlistim

- Ozan Çolakoğlu feat. Gülşen - Seyre Dursun Aşk

- Murat Dalkılıç - Bir Güzellik Yapsana

- Hande Yener feat. Seksendört - Rüya ( Ümit Kuzer Remix )

- Erdem Kınay feat. Derin Togar - Shine

- Loreen - Euphoria

- Ozan Çolakoğlu feat. Tarkan - Aşk Gitti Bizden

- Emir - Sudan Sebep

- Mustafa Ceceli - Bir Yanlış Kaç Doğru


9 Mayıs 2012 Çarşamba

Türkiye'nin En İyi 15 Introsu



Bir şarkıyı nasıl keşfedersiniz? Tabi ki öncelikle giriş kısmını dinleyerek. Giriş kısmından kastım şarkının introsu. Intro o kadar önemlidir ki bir şarkının beyin kıvrımları ondan oluşur. Dünya starları, bu konuyu oldukça önemsiyorlar. Madonna'nın Celebration'u ve Roisin Murphy'nin You Know Me Better'i, intro üzerinde ne kadar çok çalışıldığının en güzel göstergeleridir. 


Türkiye'de intro meselesine çok az aranjör dikkat ediyor. - Hatta belirli isimler var. - Bu yüzden Türkiye'nin en iyi 15 introsunu seçerken bir hayli zorlandım. Herhangi bir derecelendirme yapmadan oluşturduğum liste şöyle:


1) Erdem Kınay - Biraz Özgürlük ( Hande Yener )
2) Ümit Kuzer / Umut Gökçen - Zor Günler ( Aylin Aslım )
3) Dj Süpermatik - Chocolate Cheesecake ( Bon Mod )
4) Erol Temizel - Romeo ( Hande Yener )
5) Erdem Kınay - Bırakma Beni ( Ayşe Hatun Önal )
6) Ümit Kuzer / Umut Gökçen - Senin Gibi ( Aylin Aslım )
7) Ozan Yılmaz - Dahili ve Harici ( Serhat Kidil )
8) Dj Süpermatik - 7/24 ( Ramadan )
9) Erol Temizel - Bir Yerde ( Kemal Doğulu )
10) Onor Bumbum - Vurursun Patlar ( Onor Bumbum )
11) Onor Bumbum - Tokat ( Emir Yargın )
12) Suat Aydoğan - Uçurum ( Murat Boz )
13) Bedük - Disco Breaker ( Bedük )
14) Kivanch K - Vitrin ( Ajda Pekkan )
15) Volga Tamöz - Küfür ( Sinan Akçıl )

7 Mayıs 2012 Pazartesi

Havaalanı'nda Bomba Var !



Havaalanı'nda Bomba Var !

Hande Yener, Teşekkürler albümünün 4. klibini '' Havaalanı '' adlı parçasına çektirdi. Hazırlattı desem daha doğru olur. Çünkü klip animasyon şeklinde. Yabancı animasyonlar gibi başarılı bir kurguya sahip diyebilirim. Çalışma, Mertcan Mertbilek ve Hande Öztürk'e ait. İzleyenler genelde '' Hande Yener nerede yahu? '' diyorlar. Bence Hande, animasyonda tatil hayalleri kuran kadın. Klip, Kral Pop'ta ve www.handeyener.com 'da yayınlandığı andan itibaren sosyal medyada adeta bomba etkisi yarattı. 

Risk Almak Onun İşi

Animasyon klip olayını duyunca direkt ortaya farklı bir iş çıkmıştır diye düşündüm ki öyle de olmuş. Animasyon klibi, ülkemizde genelde rock ya da alternatif müzik yapanlar tercih ederler. Çünkü bu tür kliplerde ticari bir kaygı yoktur. Tabiri caizse kafalarına göre takılırlar. Pop müzik icra edip animasyon klip olgusuna evet demek biraz riskli bir iştir ülkemizde. Risk almak ve her daim farklı renklerin, tınıların peşinden koşmak Hande Yener'in işi. İşte o klip:

4 Mayıs 2012 Cuma

Arı Kuşu ve Bitmeyen Yenerji



İyi ki doğdun '' Arı Kuşu ''

Geçtiğimiz cumartesi günü moda tasarımcısı Figen Üntürk'ün Teşvikiye'deki showroom açılışına katıldım. Blogger olarak yalnızca beni çağırmış olmaları tabi ki onore edici bir durumdu. Figen Hanım, her şeyi o denli pozitif ve naif bir biçimde organize etmiş ki kapıdan girerken duyduğum keman seslerinden dahi bu anlaşılıyordu. Showrooma girer girmez sıcak renkler karşılıyor insanı. Koleksiyonun adı '' Arı Kuşu ''. Lazer kesim tshirtlerden elle işlenmiş tek omuzlu bluzlara kadar kadınları cezbedecek ilk bölümde bir hayli zaman harcadım. Pullu ceketler, elbiseler, tulumlar... Hepsi alınası ve rengarenk. Diğer bölümde daha çok genç kesime hitap eden tasarımlar vardı. Figen Hanım, spor yaparken şık olmak isteyen kadınları da unutmamış. Pullu taytlar, '' Ben koşu bandında da şık olmalıyım. '' diyen kadınlar için çok ideal.

Genel olarak baktığımda bütün tasarımlar her kadının tercih edebileceği türde. Hani bazı tasarımlar vardır ya çok beğenirsiniz ama çok marjinaldir, hiçbir yerde giyemezsiniz. Figen Hanım, bunun ölçüsünü bulmuş diyebilirim. Yazın renkleri ve enerjisi üzerimde olsun istiyorsanız doğru adres '' Figen Üntürk ''. 

Adres: Teşvikiye Şakayık sok. No: 38/4 

Bitmeyen Yenerji 

Hande Yener, canlı performansı kesinlikle izlenmesi gereken sanatçılardan biri. Teşekkürler albümü yayınlandığından beri herhangi bir konserine gitmemiştim. Bu defa vakit bulup hemen Taksim'deki Bronx Pi'nin yolunu tuttum. Konsere Tanju Çolak, Oben Budak, Serhat Kidil gibi isimler de gelmişti. Uzun bir bekleyişten sonra Hande Yener'in sesinin duyulmasıyla salonu büyük bir coşku kapladı. Tabi ben acaba ne giymiş düşüncesiyle hemen Hande'yi mercek altına aldım. İki parçadan ibaret, alt kısmı deri bir mayo giymişti. Çok samimi söylüyorum bu kadını ekranda kötü çıkarıyorlar. İnsan Romeo döneminden beri hiç mi yaşlanmaz yahu ! Bildiğiniz enerjik Hande Yener. 


Konserde izleyicilerin istediği şarkıların neredeyse tamamı elektronikti. Hande Yener de bu isteklere uyup yalnızca 2 slow söyledi. Genel anlamda Hayrola, Apayrı ve Nasıl Delirdim albümlerindeki şarkılardan oluşan repertuvarıyla unutulmaz bir gece yaşattı. 


Gecenin en komik anı

Hande Yener: Geçen gün bir film izledim. Filmde şöyle bir cümle geçti: '' Yaşlandığınızda sadece çok seviştiğinize üzülmeyeceksiniz. '' 

1 Mayıs 2012 Salı

Sizlerle Geçen Koca Bir Yıl



Koca bir yılı geride bıraktım. Bir yıla o kadar çok olay / post sığdı ki... Müzik ve modanın ayrılmaz ikili olduğunu düşündüğümden ötürü blogum bu düşünce üzerinden aktı sürekli. Müzik ve modanın önemli isimleriyle röportajlar da gerçekleştirdim tabi. 25 önemli isimle... İnanın her birinin heyecanı çok farklıydı. - Özellikle Lana Del Rey'in mütevazılığı beni çok etkiledi ve heyecanlandırdı. - Hiç durmadan, yılmadan Ozan Eicher'in hazırladığı görsellerle sevdiğim işin peşinden gittim. Olumlu yorumların, söylemlerin yanında olumsuz yorumlar da olmadı değil. Ölçülü olanları dikkate alarak yoluma devam ettim. Tabi ki sizlerin desteğiyle... Sizler... Hepiniz tanımadığım okuyucularım ya da takipçilerim değil arkadaşlarımsınız. Uzun yıllar birlikte olmak dileğiyle...

Erdem Kınay, Hande Yener, Lana Del Rey, Sinan Akçıl, Ece Gürsel, Alper Narman, Onur Özdemir, Emir Yargın, Ozan Eicher, Derin Togar, Can Bonomo, Samet Köleoğulları, Gül Ağış, Kemal Doğulu, Gülçin Ergül, Carlos Martin ve Ramadan'a sonsuz teşekkürler...

Türkiye'nin önemli isimlerinden gelen kutlama mesajları: 

Hande Yener: Hadi nice senelere...

Erdem Kınay: İlk günden beri Türk Pop Müziği'ndeki doğru analizleriyle dikkatimi çekmiş ve kısa zamandaki yükselişini belirgin bir şekilde yansıtmıştır. 1. yılını kutlar, başarılarının daim olmasını dilerim. Keyifle takipteyiz.

Emrah Karaduman: Deniz'ciğim, müziğe merakın ve detaylara düşkünlüğünden ötürü sana teşekkür eder, tüm müzisyenler ve müzik dostları ile beraber nice keyifli mutfak muhabbetleri dilerim. Yolun açık olsun dostum.

Ece Gürsel: 1 yılda çok yol katettin. Bize de güzel bir blog kazandırdın. Umarım uzun yıllar hep beraber oluruz. Nice müzik dolu, başarı dolu yıllara...

Derin Togar: Bu kadar insanın merak ettiği şeyleri yazdığın için ve okudukları için seni kutluyorum. Blogun, müzik için çok önemli bir blog oldu. 

Emir Yargın: Deniz Can Kutlu'nun blogunun, sadece 1 yıllık bir blog olduğunu duyunca çok şaşırdım. 1 yılda bu kadar yol katedebilmek ve bir marka olabilmek büyük bir başarı. Zevkle okuduğum bu bloga nice yıllar diliyorum.

http://www.facebook.com/denizcankutlupage

9 Nisan 2012 Pazartesi

Alper Narman ve Onur Özdemir Röportajım



" Yanındaki Var Ya " adlı parçanızı her dinlediğimde aklıma bir kaza anı ve olay yerine gelecek olan bir polis ekibi geliyor. Özellikle parçanın introsundan ötürü. Parçanın hikayesi nedir?

Hande'nin Acı Veriyor klibi bir çağrışım yapmış olabilir sende. Bir film izlemiştim o zamanlar. Ama ne film... Savaş sahnesi vardı. Sonunda herkes ölüyor, kılıçlar falan insanların üzerinde yerde yatıyorlar. O sırada ayışığı vuruyor ve kırmızı pelerinli bir adam bu alanda tek başına yürüyor. Bu sahne beni çok etkilemişti. Buna bağlı olarak yazdım.

Peki Savaş Sonrası adlı parçada da bu filmden izler var mı?

Aynı dönemde yazıldığı için evet var.


Türkiye'de ve dünyada çalışmak istediğiniz / şarkı vermek istediğiniz sanatçılar kimlerdir?

Türkiye'den Tarkan. Tarkan'ın yazdığı şarkıları seviyorum. Yakar Geçerim mesela güzel bir parçaydı. Dünyadan Grace Jones'tur. Benim için Grace Jones, Sezen Aksu kadar değerlidir.

Türkiye'de yazdığı şarkıları beğendiğiniz kimler var?

Öncelikle Sezen Aksu. Sezen Aksu bir tapınak, mabet gibidir. Tarkan ve Yıldız Tilbe'nin yazdığı şarkıları beğeniyorum bir de. ( Onur Özdemir'le birlikte Yıldız Tilbe'den Emi'yi söylediler hatta. )


Şarkı yazarken hikayenin sonunu nasıl getiriyorsunuz ya da sınırlandırıyorsunuz?

Şarkı yazarken mutlak giriş, gelişme, sonuç bölümüne dikkat ederim. Dinleyici bir şarkıyı dinledikten sonra '' Eee? '' dememeli. Hikayeyi sonlandırıyorum o yüzden şarkı biterken. Mesela nakarata yakın kısımlarda bir yükseliş olur. Bu kısım benim nakaratla köprü kurduğum kısımdır.

İzel'in Düşer O şarkısında '' Dersini almaz arsız o, yüzsüz o, mutlu o '' kısmındaki gibi mi?

Evet. Orada da bir yükseliş var mesela. Basamak basamak çıkıyor şarkı. Sanki bir merdiven varmış gibi.

( Hicran'ı - Albüme adını veren şarkı - canlı olarak Alper Narman ve Onur Özdemir'den dinledim. Gerçekten sözler kalite kokuyordu. Ayrıca İlk Yara'yı da dinledim. O da farklı, senfonik bir şarkıya benziyor. )


Drakula şarkısı çokça eleştirildi. Aslında dinlediğimde benim aklıma bir karı-koca ilişkisi geliyor. Akşam eve sarhoş dönen bir koca vs.

Drakula, sosyolojik bir konuya değinen, aynı zamanda da eğlendiren bir parça. Bir meydanda pankart açıp eylem yapacağımıza şarkı vasıtasıyla eylemimizi gerçekleştirmiş oluyoruz.

İzel'in yeni albümü hakkında bilgi verebilir misiniz?

İzel'in yeni albümünde bir kere alt yapılar bu zamana kadar Türkiye'de görülmemiş düzeyde diyebilirim. O kemanlar, obualar falan... Dinlemeniz lazım.

Düşer O parçasında özellikle '' Açılır eller '' kısmını çok beğeniyorum.

Onur Özdemir: O şarkının D kısmı gibi. Hani şarkının A'sı B'si olur ya. Onu yazdığımız dönemlerde sanırım Ramazan ayındaydık.


Hande Yener'le çalıştığınız dönem hakkında neler söylemek istersiniz?

Aşk Kadın Ruhundan Anlamıyor albümünden sonra Apayrı ve Hande Maxi ile müziğin, farklılığın üzerine bir şeyler koymuş olduk. Bu başarı Romeo ile de devam etti. Nasıl Delirdim albümündeki sözleri beraber yazdık.

Boaz Aldujeli adıyla yazdığınız şarkıların sonradan size ait olduğu ortaya çıktı. Neden bu adı kullanmıştınız?

'' Peyami Safa '' gibi düşünün. O dönem takma ad kullanıp nabız ölçmek istedim. Bunu gizledim. Nihayetinde olay magazinde yer aldı tabi.

Mercan'ın Sana Değil Kardeşine parçasının sözleri de size ait. Bu proje size nasıl geldi?

Dannii Minogue 'un parçasıdır aslen. Parça bana geldi, yaklaşık 3 ayda sözlerini tamamladım. Parçayı yazanlarla bir sorun yaşadık. Ama yazanlardan Dannii Minogue ile görüştüm. Gerekli izin alındı sonradan. Düzenlemesini Erdem Kınay yaptı. Erdem Kınay'ın Rota'sı da çok iyi. Demet Akalın'ın sesini de beğenirim. Farklı bir sesi var.

İzel'in albüm kapağında çok zayıflamış olduğunu görüyorum.

Evet çok zayıfladı. Aynen fotoğrafta gördüğün gibi. Yakında bomba gibi gelecek.

Şarkılarınızdan Edepsiz Komedya, İkarus Başarsa, Sentetik Sezar, Denek Hayatım benim en beğendiklerimdi. Sakin grubunun şu andaki durumu nedir?

Onur Özdemir: Edepsiz Komedya'yı o dönem Gülşen çok beğenmişti. İkarus Başarsa, Yunan mitolojisi okuduğum dönemde yazılmıştı. İkarus'un balmumundan kanatlarının erime hikayesini bilirsiniz. Buna bile olumlu bir anlam yüklemeye çalışmıştık. Genelde şarkılarımız bu havadaydı. Sentetik Sezar'da politik bir duruş var. Grubun üyeleri ile görüşüyorum. İlerde belki bir şeyler yaparız yine.

Bir söz yazarı olarak şarkılarınızdan oluşan bir '' Proje Albüm '' yapmayı düşünüyor musunuz?

Beni sanatçıların, bu işle uğraşan, ilgilenen kişilerin bilmesi yeterli. Popüler olmak gibi bir arzum hiçbir zaman olmadı.

Fotoğraflar: Ozan Eicher 

23 Mart 2012 Cuma

Müzik Dünyasında Neler Oluyor?



Baharın gelmesiyle birlikte yeni albümler ve singlelar piyasada boy göstermeye başladı. Özellikle Erdem Kınay'ın '' Proje '' albümü en dikkat çekici olanı. Albümün çıkış parçası Rota ( feat. Demet Akalın ), radyoların ve gece kulüplerinin incisi konumunda şu anda. Sosyal medyada çokça rastladığım Shine ( feat. Derin Togar ) ve Emanet ( feat. Demet Akalın ) de son derece iyi. ( Shine, dünya standartlarında bir şarkı diyebilirim. ) Erdem Kınay'ın bu albümü, yılın en iyi 3 albümünden biri olmaya aday benim nazarımda. Demet Akalın ve Erdem Kınay'ın müzikal anlamda bu kadar uyum içerisinde olması, biz dinleyicileri her daim mutlu edecek.


Emre Aydın, yeni 2 şarkısını ttnet üzerinden dinleyicilerin beğenisine sundu. Mustafa Ceceli ve Selim Öztürk ile ürettiği  '' Beni Biraz Böyle Hatırla '' ve '' Soğuk Odalar '', 2 saat içerisinde 70.000 dinlenme sayısına ulaşarak rekor kırdı. Ben '' Beni Biraz Böyle Hatırla '' yı çok beğendim. Emre Aydın'ın rocker çizgisinden uzak, daha naif bir şekilde yorumladığı bu parça, bahar yorgunluğu çekenlere arkadaş olacak. 


Türkücü çizgisinden ve babaanne imajından sıyrılıp '' Kızımız Olacaktı '' ve '' Eyvallah '' dönemlerine dönmesini özlemle beklediğim İzel, yayınladığı 2 yeni parça ile beni büyük hayal kırıklığına uğrattı. Drakula parçasının Özcan Deniz'in çokça alay edilen Drakula Memo parçasından bir farkı olduğunu düşünmüyorum. Düşer O parçası ise vasat. Umarım albümündeki diğer parçalar bu yargımın kırılmasına neden olur.


Demet Akalın ve Sinan Akçıl'ın yakında çıkacak olan albümleri, heyecanla beklenen diğer albümler. Görünen o ki Sinan Akçıl'ın '' Kalp Sesi '' bu defa daha çok duyulacak. Demet Akalın, Twitter'dan albümünde hangi şarkıların yer aldığını ve kimlerden şarkı aldığını açıkladı. Demet Akalın'da bu yaza damgasını vuracak gibi.


Hande Yener, 2012 yılı içerisinde yeni bir albüm yapmayacağını açıkladı. Ama projelerde yer alacakmış. Grup 84 ile yaptığı iki düet çalışması, yine '' Hande'ye neler oluyor? '' dedirtecek cinsten. Bu ayın sonunda yayınlanacak. Bana kalırsa Hande Yener, yazı yine Atma türevinde bir Sinan Akçıl düeti ile yıkacak. 

16 Mart 2012 Cuma

Tüketici Akademisi '' Hande ve Sinan '' Dedi !


Uluslararası Tüketici Zirvesi, 25.yaşını Çırağan Sarayı'nda kutladı. 15 Mart Dünya Tüketici Hakları Günü kapsamında birçok dalda başarılı isimlere ödül verildi. Gecenin sunuculuğunu Ece Erken ve Önder Bekensir yaptı. Geceye Saba Tümer, Hande Yener, Sinan Akçıl, Orhan Gencebay, Necati Şaşmaz, Ömür Gedik, Selami Şahin, Fatih Ürek gibi ünlü isimler katıldı. Geceye damgasını '' Muhteşem İkili '' Sinan Akçıl ve Hande Yener vurdu. - Yener, ödülünü Orhan Gencebay'ın elinden aldı. - Twitter'daki hesaplarından ödül aldıklarını duyurduklarında yoğun tebrik tweetleriyle karşılaştılar. Ben de buradan Hande Yener ve Sinan Akçıl'a tebriklerimi sunuyorum. Nice ödüllere...



Ödüller:

-Yaşam Boyu Onur Ödülü: Kadir İnanır, Orhan Gencebay, Selami Şahin

-Yılın En İyi Albümü: Ferhat Göçer

-Yılın En İyi Komedi Dizisi: Yahşi Cazibe (EKİBİ) Gani Müjde - Hakan Yılmaz

-Yılın En İyi Dizisi: Kurtlar Vadisi Pusu (Necati Şaşmaz)

-Yılın En İyi Müzik Kanalı: KRAL TV

-Yılın En İyi Sabah Magazin Aktüalialite Programı: Böyle Bir Şey Var Mı? (Cengiz Semercioğlu)

-Yılın En İyi Erkek Oyuncusu: Necati Şaşmaz

-Yılın En İyi Çıkış Yapan Erkek Oyuncusu: Tolgahan Sayışman

-Yılın En İyi Çıkış Yapan Bayan Oyuncusu: Ceyda Ateş

-Yılın En Çok Çalan Sanatçıları: Mustafa Ceceli, Yusuf Güney, Ömür Gedik, Gökhan Tepe, Ozan Doğulu ve Atiye

-Yılın En İyi Pop Bayan Sanatçısı: Hande Yener

-Yılın En İyi Pop Erkek Sanatçısı: Sinan Akçıl

-Yılın En İyi Çıkış Yapan Müzik Yapım Firması: Livadi Müzik

-Yılın En İyi Magazin Programı: Pazar Sürprizi

-Yılın En İyi Aktüalite Yaşam Dergisi: Qality Of Magazine

-Yılın En İyi Çıkış Yapan Programı: Bugün Ne Giysem

-Yılın En Başarılı Sunucusu: Saba Tümer

-Yılın En İyi Magazin İnternet Sitesi: www.magazincasusu.com

31 Ocak 2012 Salı

Türkiye'nin En İyi Üç Klibi Meselesi


Türkiye'de uzun zamandır müzik kanallarında fason üretim klipler dönüyor. Özellikle birkaç Türk yönetmenin çektiği klipler çıkınca '' Sanırım o çekmiş. '' şeklinde tahminde bulunuyorum ve yavan buluyorum. Geçen ay bir e-dergiye röportaj vermiştim. Türkiye'de şu ana kadar en iyi diyebileceğim 3 klip çekildi. Onları da yabancı yönetmenler çekti demiştim. Bahsettiğim yönetmenlerden biri Hollywood'da da tanınan Yon Thomas. 2006 yılında çektiği '' Şizofrenik Klipler Serisi '', Türkiye'ye görüntü kalitesini öğretir nitelikte idi. Bu serinin 2 klibini de Türkiye'nin en iyi klipleri sıralamasına aldım. Emre Aydın - Afili Yalnızlık, Git. Şebnem Dönmez 'i oyuncu olarak her daim sevmişimdir. Afili Yalnızlık klibi de Şebnem Dönmez sayesinde dikkatimi çekmişti. - Kendine aşık kadın Arzu Aydınoğlu - Git klibi çekildiği tarihlerde Adana'daydım. Klibin, Hatay'ın Samandağ ilçesinin Çevlik kasabasında çekildiğine çok şaşırmıştım. Klip sade gibi görünüyor olabilir ama o birimde o kadrajları bulmak inanın çok zor.  ( Sözler ve besteler Emre Aydın'a aittir. )





Bir diğer yönetmen Luca Tommassini. Acele Etme klibiyle başladı ve Biraz Özgürlük klibiyle zirve yaptı diye düşünüyorum. Yarattığı conceptler çok konuşuldu ve popçular arasında klipsel açıdan yeni bir çağ başlattı. Luca bir klip çektiğinde herkes heyecanla bekliyordu. Biraz Özgürlük şarkısının klibi, marjinalitesi ve concepti açısından Hande Yener'in sahip olduğu en iyi işlerdendir. ( Söz: Boaz Aldujeli  Müzik - Aranje: Erdem Kınay )

27 Kasım 2011 Pazar

Şenol Korkmaz Röportajım


Yönetmenliğe başlama hikâyenizi anlatabilir misiniz?

Yüksek eğitim hayatıma aslında bilgisayar mühendisi olmak üzere başladım. 6 sene sonunda elimde Belçika’nın en iyi üniversitelerinden 2 adet bilgisayar mühendisliği diploması vardı. Ve direkt NASA ( Housten ) Mars program ekibine uzman olarak seçildim. 1 sene sonra bu mesleğin beni mutlu etmediğini anladım ve kaderimde beni bekleyen başka bir meslek olduğunu hissedip bu hissin peşinden gitmeye karar verdim.

Belçika’ya geri döndüm ve APPEL COMPUTER AIDED DESIGN AND MANUFACTURING’ de ders vermeye başladım. 2 sene sonra bu meslek de ruhumu doyurmamaya başladı ve serbest olarak o zamanki ismi ARCADE olan şimdi piyasada ROAD RUNNER RECORDS olarak bilinen şirkete ve Hollanda’daki bazı production şirketlerine yönetmenlik yapmaya başladım.

Tam bu zamanlarda SAATCHI&SAATCHI’ den gelen davet üzerine 7 yıl boyunca SAATCHI&SAATCHI’ nin Belçika ve Londra reklam yönetmenliğini yaptım. Artık yapmam gereken mesleğin yönetmenlik olduğunun kararını vermiştim ama mademki bu mesleği yapacaktım en iyisi olmalıydım. Bunun içinde Amerika / Los Angeles’a gidip 1 sene boyunca çok önemli bir yönetmenin yanında kaldım. Ve bugünlere geldim. Bugün bu mesleği seçtiğim için çok mutluyum ve yönetmenlik hayatımın en büyük aşkı.

Bu zamana kadar hangi isimlerle çalıştınız?

100’ den fazla reklam ve production yönetmenliği yaptim. Ama Türkiye’de çalıştığım kişileri söyleyecek olursak:

Mercan - Sana değil kardeşine.
Rober Hatemo - Mahrum
Hadise - Kahraman
Aslı Gökyokuş - Hayatın Anlamı
Pamela - Benim Farkım
Sinan Akçıl / Ajda Pekkan - Cumartesi
Hande Yener - Unutulmuyor
Hande Yener / Sinan Akçıl - Teşekkürler


Hande Yener Türkiye'den çalıştığınız 3. kişi. Genelde yabancı bazlı çalışmanızın bir sebebi var mı?

Hande Yener gördüğünüz gibi aslında çalıstığım 3. kişi değil. Genelde yabancı bazlı çalışmam da Belçika’da doğmam, eğitim ve iş hayatımın burada başlayıp devam etmesi büyük etken tabi ki ama Türkiye benim biraz geç farkıma vardı da diyebiliriz.

Hande Yener'in '' Unutulmuyor '' ve '' Teşekkürler '' adlı parçalarına klip çektiniz. Bu iki proje size nasıl geldi / teklif edildi? Çekimler sırasında neler yaşandı, bahseder misiniz?

Hande, Mercan’a çektiğim klipten sonra benim çalısmalarımı takip etmeye başlamış. Ve bir reklam filmi çekimi için İstanbul’da olduğum dönemde kendisi ile görüşüp Unutulmuyor ve Teşekkürler için beraber çalışmaya karar verdik.

Doğrusunu söylemek gerekirse yönetmen olarak kendisinden çok zor şeyler istedim. Özellikle İzlanda’ da -5 derecede çekim yapmak hem de o kostümlerle kolay değildi. Fakat kendisi profesyonelliğinden kaynaklanan gayretiyle bütün hepsinin üstesinden geldi. Ama çok eğlenceli vakitler de geçirdik. Özellikle buradaki ekip ile inanılmaz bir enerji yakaladı ve bu da çalısmamıza çok pozitif olarak yansıdı zaten.


Hande Yener'le çalışmanız bu projelerle sınırlı kalacak mı?

Tabi ki hayır. ( Gülüyor. )

Hande Yener size nasıl bir enerji verdi? Buradan kendisi hakkında söylemek istedikleriniz nelerdir?

Hande, karakter olarak çok enerjik, profesyonel ve pozitif bir insan. Tabi onun bu karakter özellikleri bana güzel bir enerji olarak yansıdı. Bence Türkiye Hande gibi kendini yenilemeyi hayat felsefesi edinmiş bir pop ikona sahip olduğu için çok şanslı.

Unutulmuyor klibindeki kostümlerin tasarımı kime ait?

Tasarımlar tamamen bana ait ama üretim aşamasında başında Alicia’nın bulunduğu styling ekibi ile çalıştım.

Röportaj teklifimi kabul ettiğiniz için size çok teşekkür ediyorum.

Blogunuz süper. Tebrikler…


8 Kasım 2011 Salı

Hande Yener'in Yeni Yönetmeni / Şenol Korkmaz



Her daim müzik tarzı ve marjinalitesiyle adından söz ettiren Hande Yener, Teşekkürler albümünde yer alan '' Unutulmuyor '' ve '' Teşekkürler '' adlı parçalara klip çektirdi. Teşekkürler albümünde hissedilen '' Apayrı albümüne yakın duruş '' kliplere de yansıyacağa benziyor. Zira Hande Yener'in yeni yönetmeni '' Şenol Korkmaz ''. 

Şenol Korkmaz bu zamana kadar yabancı birçok sanatçının yanı sıra Türkiye'den Mercan ve Hadise ile çalışmış. ( Mercan - Sana değil kardeşine, Hadise - Kahraman, My body ) Hande Yener ve Şenol Korkmaz, Twitter'dan '' Unutulmuyor '' un kadrajlarını paylaştı. '' Unutulmuyor '' parçasının güçlü soundunu yansıtabilecek Avrupai bir proje geliyor diye düşünüyorum.





Kısa kısa...

- Luca Tommassini ile çalışmaya başladıktan sonra Türkiye'nin en başarılı kliplerini müzik dünyasına sunan Hande Yener, Nasıl Delirdim? albümünden itibaren Kemal Doğulu ile çalışmaya başladı.

- Apayrı albümünde yer alan '' Kelepçe '' adlı şarkıya Roisin Murphy'nin yönetmeni Simon klip çekti. Klibin o zamanki değeri 200.000 Euro'ydu.

- Nasıl Delirdim? albümünde yer alan '' Romeo '' adlı şarkıya Kemal Doğulu klip çekti. Şarkı, dünyada Yener'in en çok bilinen şarkısı konumunda.

1 Kasım 2011 Salı

Teşekkürler ( Hande Yener ) Albümünün Aranjörleri Röportajım



Aranje çalışmalarına ne zaman başladınız?

Emrah Karaduman:

Aranje çalışmalarıma müziğin hayatın altyapısı olduğunu farkettiğim zaman başladım. Elimdeki klavyenin sequencer özelliğine, o dönemin güncel şarkılarını yazmaya çalışıyordum. Kayıt ve üst üste davul, bass vs. yazmak çok hoşuma giderdi. Hatta kayıt yaptığım klavyenin disket sürücüsü bozuk olduğundan hafızaya kaydedemeden akşama kadar uğraştığım şarkıyı gece sonkez dinler ve klavyeyi kapatarak silerdim. Sonra 14 yaşında kendi biriktirdiğim paralarla müziğimi daha da geliştirmek adına bir bilgisayar almaya karar verdim. Sonra kendimi zamanla geliştirmeye başladım. Çok sevdiğim, eğlendiğim işi yapıyorum. Aslına bakarsanız benden başka bir şey de olmaz.

Enver Günen:

Bu soruya müzik hayatımın başlangıcı olarak cevap vereyim. 9 yaşındayken annem ve babamın aldığı minik bir keyboard ile içimdeki melodileri tuşlara yansıtabildiğimi keşfettim. Bu hiçbir şeye benzemeyen bir duyguydu ki hala öyle. Lise yıllarına gelince, ben sadece müzikle uğraşmalıyım dedim ve daha sonra İstanbul’a taşındım. Çeşitli isimlere sahnede keyboard ile eşlik ettim. Bir yandan da bilgisayarla müziğin birleştiği dünyanın içinde geziniyordum. Sonra kendimi aranje yaparken buldum.

Bu zamana kadar hangi isimlerle çalıştınız?

Emrah Karaduman:

Hande Yener, Kenan Doğulu, Mustafa Sandal, Murat Boz, Ajda Pekkan, Fatih Ürek, Demet Akalın, Bengü, Emel Müftüoğlu, Sezen Aksu çalıştıklarım arasında önde gelen isimler.

Enver Günen:

Hande Yener' le çalıştım.

Hande Yener'in son albümü '' Teşekkürler '' deki düzenlemelerin neredeyse tamamı size ait. Bu projeye nasıl dahil oldunuz?

Emrah Karaduman:

Hande Yener’e 2 yıldır sahnede keyboard ile eşlik ediyordum. Sahne müzisyenliğimin yanı sıra Atma, Cumartesi gibi şarkılardan aranjörlük de yaptığımı biliyordu. Böyle bir talep geldiğinde de memnuniyetle dâhil oldum.

Enver Günen:

Home stüdyomda çalıştığım normal bir akşamdı, ta ki aniden kapım çalınana dek. '' Baskın var! '' diye bir ses duydum. Kapıyı açınca Sinan ve Hande'yi gördüm, çok güzel bir gündü. Daha detaylı olarak şöyle oldu: Emrah, Sinan ve Hande alt katta '' Teşekkürler '' albümü için konuşurken Emrah beni de önermiş Hande ve Sinan'a. Beni onlarla tanıştırdığı için Emrah'a çok şey borçluyum. Kendileriyle ve albümle tanışmamız böyle oldu.


Bu albüm Enver Günen'in ilk çalışmasıydı. Neler söylemek ister?

Evet, '' Teşekkürler '' ilk göz ağrısı benim için. Albümde çalışmaktan çok mutlu oldum ve keyif aldım.

Nonazayi'yi ben her daim Handece olarak tanıttım. Aslında Emrahçaymış. Çok sevilen Nonazayi parçası nasıl ortaya çıktı?

Müziğin dili yoktur. Müzik aslında bir mutluluğu, üzüntüyü, bir aşkı dile getiriştir. O yüzden bazı insanlar ‘’ Kulağıma hoş gelen her müziği dinlerim. ’’der. Onları yargılamayın. Doğru söylüyorlar. Sadece onlara tam olarak hoş gelen şeyin ne olduğunu bilmiyorlar. Hande Yener için bir şarkı hazırlamıştım Apayrı albümü döneminde fakat ulaştıramamıştım. Her işte bir hayır… Belki de vakti değildi. Teşekkürler albümü yapılırken dinlettiğimde nakaratına çok yükseldiler. Sinan Akçıl şarkıya A ve B yazıp topu kalenin önüne koydu ‘’ Veee Nonazayi ‘’

Hande Yener'le çalışmak sizi zorladı mı?

Emrah Karaduman:

Hande Yener’in vizyonunun geniş olması, yeniliklere açık olması anlayışındaki esneklik bizim için bir avantajdı. İsim vermeyeyim, bir albümde 3 aranje yaptım ve 2’si çıkartıldı albümden. Nedeni de saydığım özelliklerin çalıştığım şarkıcıda ve prodüktöründe malesef olamaması. Ben ve benim gibi düşünen birkaç yenilikçi arkadaşım buna gömleğin büyük gelmesi diyoruz. Bazen müziğime kapılıp bazılarının ticari kaygılarını unuttuğum olabiliyor ne yazık ki. Yine de benim müzikte riske karşı engel olamadığım bir tutkum var. Bu riskten keyif alıyorum. Aç kalacağımı bilsem de tek düze kılıfına hiçbir zaman girmeyeceğim. Nonazayi bunun en güzel ve samimi kanıtıdır. Hande ile de saydıklarım ortak özelliğimiz olacaktır ki çalışırken her zaman keyif almanın getirdiği bir kolaylık oluyor.

Enver Günen:

Daha önceden çok güzel işlere imzalar atmış, kaliteli ve popüler bir isimle çalışmak önemli ve ciddi bir iş. Zordu veya kolaydı demek doğru olmaz. Keyifli ve akıcı bir albüm çalışmasıydı. Hande, disiplinli ve daima pozitif düşünen bir insan. Bu da herşeye yansıyor. Emrah sahneye başladığı zaman, Hande'nin önceki albümlerinden birini imza için göndermiştim. Tanıştığımızda kendisine imza için teşekkür ettiğimde ‘’ Biz de senin imzalarını bekliyoruz. ‘’ demişti. Büyük bir şevk vermişti bana.

Birçok Hande Yener fanı, bu albümün genel manada '' Apayrı '' ya yakın bir duruşta olduğunu düşünüyor. Neler söyleyeceksiniz?

Emrah Karaduman:

Apayrı, beğendiğim bir Hande Yener albümü. O dönemler Hande Yener ile birlikte çalışmıyorduk. Ama tabi ki Hande Yener albümlerini yakından takip ediyordum. Kim bilebilir aşkı, Apayrı, Kelepçe çok güçlü şarkılar. Her Hande Yener albümünde olduğu gibi tabi ki bu albümde de Türk pop müziğine kazandırılan yeni soundlar mevcut. Kalıcı bir albüm olacağından hiç kuşkumuz yok.

Enver Günen:

Apayrı albümünü çok severim ama öyle bir kaygımız olmadı. Şarkıların ve Hande Yener'in ruhunu anlayıp kendimizi kattık hepsi bu.


Bestesini ya da aranjesini yaptığınız birçok şarkı listelerde şu sıralar fırtınalar estiriyor. Bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz?

Emrah Karaduman:

Gerçek müzik, ne kadar kural ve matematik kabul etmese de dinleyici tarafından beğenilebilmesinin aslında ufak bir formülü var. Doğru parça+doğru şarkıcı+doğru aranje+doğru sound = kendini sahiplendiren sonuçlar. Kısacası bu parçaların başarısını, her basamağında yapılan doğru seçimler ve verilen doğru kararlara bağlıyorum.

Enver Günen:

Daha yeni başlıyorum. Ama şu var ki bu bir ekip işi. Ekibin halkaları doğru insanlardan oluşuyorsa başarı kaçınılmazdır.

Hande Yener'le ilgili ilginç bir anınız varmış. Bunu bizlerle paylaşabilir misiniz?

Emrah Karaduman:

Enver ile Samsunluyuz, ordan geldik ve 3 senedir İstanbul’dayız. İstanbul’a yerleşmeden önce Hande Yener, Samsun’a Doğupark konserine gelmişti. Biz de halktan biri olarak konsere gittik. Müzisyenler de ilgimizi çektiği için sahne kenarından izliyorduk. Ta ki bir görevli zat bizi ordan ‘’ Sizin sahnede ne işiniz var. ‘’ diye kovana kadar. Acımasızca kovulduk. Evet, bizim sahnede ne işimiz vardı? Bu soru hala cevapsız. Geçenlerde bir İstanbul konserinde Enver’le Hande’ye beraber aynı klavyeden çalarken aklıma geldi ‘’ Doğu park’ı hatırladın mı? ‘’dedim. Hande’nin bu olaydan haberi yoktu şu ana kadar. Belki de bu anı bizi gülümsettiği gibi onun da yüzünde ufak bir tebessüm yaratır.

Enver Günen:

İstanbul'a taşınmadan önce Hande Yener Samsun'a konsere gelmişti. Kendisinin hayranı olduğumuz için Emrah'la izlemeye gitmiştik. Hande'yi ve müzisyenleri daha yakın izleyebilmek için kalabalık arasından sahneye çok yakın bir yere geçmeyi başardık. Fakat güvenlik bizi kovdu. Tabi ki o zaman Hande Yener ve ekibiyle tanışmıyorduk. Kendisi de sanırım bu röportajdan duyacak hikâyeyi.

Önümüzdeki günlerde sizi hangi projede göreceğiz?

Emrah Karaduman:

Yakında Sezen Aksu’nun bir version albümü çıkacak. Albümünde 4 aranjem yer alıyor. Onun yanında da Emel Müftüoğlu’nun prodüktörlüğünü yaptığı bir projede de aranjör olarak yer alıyorum. Son olarak Hüseyin Karadayı’nın yeni çıkacak albümünde bir versionum var. Şimdiden iyi dinlemeler. Umarım seversiniz..

Enver Günen:

Önümüzdeki günlerde içinde bulunacağım güzel projeler var. Ama en yakın tarihte olan Sezen Aksu'nun remix albümü. Öptüm albümünde bulunan Ballı şarkısının yeni versionunu düzenledim. Diğer projeler de yakın zamanda gün yüzüne çıkacak.

Buradan sizi sosyal medyada sürekli takip edenlere söylemek istedikleriniz nelerdir? 

Emrah Karaduman:

Sosyal medyanın gücüne sonuna kadar inanan bir insanım. Elimden geldiğince etkili kullanmaya çalışıyorum. Ama buradan şunu söylemeden de geçemeyeceğim. Sadece sosyal medya kullanmakla etkili işler yapamazsınız. Ara sıra sokağa çıkmak lazım.

Son olarak Deniz Can Kutlu sana da teşekkür ederim. Herkes yemeği kimin getirdiğini görür. Mutfaktakileri görmek deskripsiyonel bir vizyon ister. Başarılarının devamını dilerim. Ozan Eicher'e de bu güzel fotoğrafları ortaya çıkardığı için ayrıca teşekkür ediyorum.

Enver Günen:

Mutfak kısmı hep merak edilir müzikle uğraşan kişiler tarafından. ( Biz de öyleydik. ) Günümüzde müzikle uğraşmayan dinleyiciler de mutfağı takip ediyor, bu çok memnuniyet verici bir durum. Hepsini sevgiyle selamlıyorum. Deniz Can Kutlu, bu güzel soruları hazırlayıp sunduğun için sana ve fotoğraflarımızı çeken Ozan Eicher'e çok teşekkür ederim. Keyifli bir sohbet oldu. Başarılarınızın devamını dilerim.

İletişim için:  http://twitter.com/#!/envergunen ( Enver Günen )
                     http://twitter.com/#!/ekaraduman ( Emrah Karaduman )

CREDITS

Photography : Ozan Eicher ( http://www.facebook.com/ozaneicher )
Styling : Deniz Can Kutlu

20 Eylül 2011 Salı

11 Yılın Özeti : Teşekkürler


Hande Yener'in '' Teşekkürler '' adını verdiği 11. stüdyo albümünün lansmanı dün gece Vitrin Club'ta yapıldı. Lansman gecesi, Kral TV'den canlı olarak yayınlandı. Hande Yener, cluba limuzin ile geldi. Clubın kapısından göründüğü andan itibaren pozitif enerjisi ile büyüledi. İlk olarak '' Havaalanı '' şarkısını seslendirdi. Sahnede de '' Havaalanı '' concepti vardı. Hande Yener, beyaz çerçeveli gözlüğü, beyaz şapkası, beyaz elbisesi ve siyah çizmeleriyle iyi bir görüntü sunuyordu. Stylingi çok başarılı yapılmış. Havaalanı şarkısı, albümün hit olacak şarkılarından biri. ( 5 yıldız )



Unutulmuyor şarkısı, hemen akıllara Apayrı albümünün soundunu getiriyor. Temiz bir aranjeye sahip. Sözleri oldukça çarpıcı ve kaliteli. Albümdeki en sevdiğim şarkı. ( 5 yıldız )


Aşkın Dili, eğlenceli, festival havasında, samimi bir şarkı. Ezberlemesi zor kısmı erkek vokal söylüyor. Bu şarkıda hepimiz Handece öğreniyoruz. '' Baradayi deyyo naradayi zeyyov natuda nonazayi kambare kammabari turareyya tumba '' ( 5 yıldız ) 


Teşekkürler, 2011'e damgasını vuracak güçte ve nitelikte bir slow. Hande Yener, bu şarkısında Sinan Akçıl'la düet yapmış. ( 5 yıldız )

Dön Bana, slow bir şarkı. Lansmanda Hande Yener, bu parçasını canlı olarak Sinan Akçıl'ın piyanosu eşliğinde söyledi. Albümün en iyi slowlarından ve benim favorilerimden biri. ( 5 yıldız )  Akabinde '' Unutulmuyor '' u akustik olarak seslendirdi.


Polat Yağcı'nın pastalı jesti görülmeye değerdi. Albüm kapağının yer aldığı pastayı, Hande Yener, Sinan Akçıl, Kemal Doğulu ve Polat Yağcı ile kesti. Sinan Akçıl ile aynı çataldan yedi. Hande Yener, '' Biz seninle aynı ekmeği bölüşmedik mi? '' dedi. 

Gecenin sonunda Hande Yener'e 11 yıllık geçmişini içeren bir plaket verildi. Hande Yener, yeni albümünü şöyle tanımlıyor: '' 11 yılın özeti : Teşekkürler. ''

Geceye katılan önemli isimlerden bazıları : Polat Yağcı, Bülent Seyhan, Ümit Sayın, Kemal Doğulu, Ömer Erişmen, Kadir Çetin, Hakan Demir, Berkay, Ziynet Sali, Ali Eyüboğlu, Ece Gürsel, Samsun Demir, Şahin Özer, Orhan Gencebay, Erol Köse. 

Keşke'nin introsunu çok beğendim. Genel anlamda şarkının Avrupai bir soundu var. Hande Yener'in Aşk Kadın Ruhundan Anlamıyor ve Apayrı albümlerindeki nağmeli ve içten yorumuna yakın duran şarkılardan biri. ( 4 yıldız )

Ben Yokum'un sözlerini çok sevdim. Alt yapısı itibarıyla da albümdeki favorilerim arasına giriyor. ( 5 yıldız )

Bana Anlat, albümün ilk kliplenen şarkısı. ttnet müzikte, radyolarda ve müzik kanallarında üst sıralarda yer aldı. Albümde önceden hit olmuş bir şarkı. ( 4 yıldız )

Kalbine Bulutluyum şarkısını dinlerken içinizde kelebekler uçuşacak. Dinleyeni mutlandıran pozitif bir enerjisi var. Orta ritimde, alt yapısı güçlü, romantik bir şarkı. Albümdeki favori şarkılarımdan.  ( 5 yıldız )

Aşk Müziği, '' Kal Kal '' kıvamında bir alt yapıya sahip. Şarkının son kısmındaki electronic kısmı sevdim. ( 4 yıldız )

Böyle Biriyim, yine eski şarkılarının tadında, yorumun ağırlıkta olduğu duygusal bir slow. ( 4 yıldız )

Vakti Yok, müzikalitesi açısından önemli bir parça bana göre. İçten ve derin... ( 5 yıldız )

Albüm, concept bir albüm olmuş. Hande Yener'in Apayrı albümündeki o müthiş alt yapıları ve kaliteyi hatırlatıyor. Aranjelerde, Sinan Akçıl, Enver Günen, Emrah Karaduman ve Volga Tamöz'ün imzası var. Sözler Sinan Akçıl'a ait. Bu önemli isimlere Kemal Doğulu, Polat Yağcı ve Hande Yener'i de ekliyor ve tebrik ediyorum. Tereddüt etmeden alınacak bir albüm. İyi dinlemeler...

12 Eylül 2011 Pazartesi

Demir Sert Röportajım ( Ozan Eicher'ın Çekimiyle )


Müziğe nasıl başladınız? Varsa ilk rol modeliniz kimdi?

Babam eski müzisyendir. Nil Karaibrahimgil'in babası ve benim babam arkadaşlarmış. Oradan öykündüm. Ankaralıyım. Ankara'da '' Sanrı '' adında bir grubum vardı. Saklıkent'te sahne alıyorduk. Grupla albüm aşamasına gelindi. 2007'de solo olarak devam etme kararı aldım. Grupta beste yapıyordum.

'' Benim Çöplüğüm '' adında bir albüm çalışmanız varmış. Biraz bundan bahsedelim.

Demo kayıtları, Myspace'e konulmuştu. Grup elemanlarından birinin askere gitmesi dolayısıyla ekip dağıldı. İstanbul'a geldim. Yeni bir grup oluşturuldu. O yüzden çıkış süreci biraz uzadı.



Sürekli sahne aldığınız bir mekan var mı?

Şu anda yok. Daha önce Gölgelive'da çalıyordum. Konser şeklinde, Rock Tatili Foça ve birçok festivalde çaldım. Yakın gelecekte provalar biter bitmez hem İstanbul'da hem de Anadolu'nun her yerinde sürekli gezeceğiz.


Birçok rocker ya da rock müzik icra eden grup, Türk Sanat Müziği parçalarını ya da Arabesk parçaları coverlıyor. Siz daha popüler şarkılar seçmişsiniz. Mesela neden Hande Yener?

Birkaç sebebi var. Hande Yener'in farklı bir yerde durduğu aşikar. Kendimi çok kötü hissettiğim dönemlerde  Apayrı albümü çıkmıştı. O albümün benim için çok özel bir yeri vardır. Psikolojimin düzelmesine çok yardımcı olmuştur.


Şarkılarınızı nerede kaydediyorsunuz? Kimlerle çalışıyorsunuz?

Kayıtları, Ankara'da '' Detay Stüdyoları'' nda Volkan Yırtıcı ile yapıyorum. Besteleri genelde hep ben yapıyorum. Daha doğrusu söz, müzik, aranje bana ait. Albümün prodüktörlüğünü de ben yaptım. 

Bir Hande Yener coverıyla çıkış yapmayı düşündünüz mü? Size gelen bir soru şöyleydi : '' Hande Yener'le düet yapmak ister mi? ''

Neden olmasın. İsterdim. Bu tür şeyleri biraya getirmek, programlamak zordur. Ama müzisyenlerin ufuklarını açmak amacıyla bu tür çalışmalara gitmesini onaylıyorum. Güzel bir kadınla düet yapmayı kim istemez.

Demir Sert -Yola Devam ( Hande Yener Cover) by demirsert

Demir Sert kimleri dinler?

Bildiğimiz klasik rock gruplarından başlayarak birçok rocka girmeyen türe kadar devam ediyor. Tarzları pek önemsemiyorum. Müziği iyi veya kötü olarak ayırıyorum.

Sanatsal anlamda misyonunuz / hedefiniz nedir?

Bildiğim herşeyi etrafıma anlatmak derdim. Üniversitede resim okudum. Birçok sanat dalıyla haşır neşirim. İç dünyamı somutsallaştırarak insanlara sunuyorum. İnsanlar beni bu şekilde anlar diye umut ediyorum. Misyonum bu. 

Biliyorsunuz ki son yıllarda genelde Eurovision'a rock grupları gidiyor bizi temsil etmek için. Eurovision hakkındaki düşünceleriniz nelerdir?

Herkesin kendi müziğini hayatın neresine koyduğu ile ilgili bir durum bu. Müziğimi yarıştırmak istemem. Eurovision, siyasi ilişkilere dayanan bir yarışmadır. Oylamayı müziğe dayandırmak yanlış olur. Yüksek Sadakat'in düştüğü durum kötü oldu. Daha kendini bilerek, tanıyarak, olayın nereye varacağını bilerek yapmak lazım bu işi.

Demir Sert - Why Don't You Kill Me Tonight by demirsert

Eğer bir aranjörle çalışsaydınız bu aranjörün kim olmasını isterdiniz?

Şarkıya göre değişiyor aslında. Şarkıdan ne beklediğinizle alakalı bir mesele. Şarkı daha kalbe dokunsun istiyorsanız, şarkının yapısıyla alakalı bir aranjör seçilmeli.

Buradan sizi sürekli takip edenlere ve dinleyenlere söylemek istedikleriniz nelerdir?

Şarkılarımı paylaşan, dinleyen, seven herkese çok teşekkür ediyorum. Yakında Hepsi grubunun '' Yalan '' parçasını coverlamayı düşünüyorum. Benimle iletişim kurmak isterlerse Facebook, Twitter hesaplarım ve sitem: 

http://twitter.com/#!/demirsert
http://www.facebook.com/demirsert
http://www.demirsert.com/

26 Ağustos 2011 Cuma

İngiltere ve Türkiye'den Eurovision'a Bakış



Eurovision Şarkı Yarışması'na katılacak ülkelerin seçeceği isimler, şimdiden merak konusu. Yarışma, bu sene Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de gerçekleşecek. Geçen Eurovision Şarkı Yarışması,  Almanya'nın Düsseldorf kentinde yapıldı. ( Azerbaycan adına yarışan Eldar ve Nigar, Running Scared adlı şarkısıyla 1. olmuştu. ) Favorilerim İsveç / Eric Saade ve İngiltere / Blue'ydi. Blue'nin I can adlı parçasıyla 1. olacağına kesin gözüyle bakıyordum. Gerek şarkı gerekse styling gayet üsttü. Grubun verdiği nude pozlar, magazinde sıkça yer aldı. ( Bu PR kurgusunu doğru buluyorum. Bir sanatçı ya da grup, başarılı olduğu kadar sansasyonları ile de ( Lady Gaga gibi ) adından - olumlu anlamda - söz ettirmeli. ) Neticede grup 1. olamadı ve bu birçok kişi için üzücü bir durum oldu.


İngiltere, 2012 yılı için yine iddialı bir isim arıyor. Geçtiğimiz haftalarda 90'ların altın gruplarından Spice Girls'in bu yarışma için biraraya geleceği konuşuluyordu. Zikredilen diğer bir isim ise Charlotte Church. Şahsen Spice Girls'in hem form düşüklüğü hem de performans düşüklüğü sebebiyle iyi bir sonuç elde edeceğini düşünmüyorum. 


Türkiye'ye gelince durum hiç iç açıcı değil. TRT'nin kendi başına buyruk seçimleri ve internette dolaşan sahte anketler oldukça insanların sinir katsayıları yükselecek. TRT'nin seçim kurulu, bu yıl fikir değiştirip kamuoyuna açık bir sistem geliştirirler umarım. Türkiye'nin Eurovision Şarkı Yarışması'nda başarılı olabilmesi için artık yarışmaya rock gruplarıyla değil Avrupai bir kadın solistle katılması gerekiyor.

2-3 yıldır anketlerde yer alan isimler ve yorumlarım:


Atiye: İskender Paydaş aranjeleri ile bana umut veren bir şarkıcıydı. Salla, Muamma ve Kal parçaları, ne kadar Avrupai bir sanatçımız var dedirtiyordu. Fakat bu çizgiden ayrılmaya başladığını görüyorum. Murad Küçük'ün klibini çektiği son şarkısı Budur haricinde albümdeki şarkılar pek dinlenesi değil. Canlı performansı ise bir hayli kötü. Sahneden sesini duymak mümkün değil. 


Emre Aydın:  Konserlerine en çok gittiğim sanatçıdır. Canlı performansı da iyidir. Fakat sahne showunun yalnızca dansçılar tarafından icra edilip sanatçının öylece durup şarkı söylemesine karşıyım. Bu faktörden ötürü, Eurovision için pop bir ismin uygun olacağını belirtmeliyim. Emre Aydın'ın vizyonu geniştir. Ama içinde bulunduğu müzik türünden ötürü bu yarışma için benim adayım değil.


Şebnem Ferah: Sesi ve sanatı konusunda söyleyeceğim herşey olumlu olabilir ancak. Ama biraz önce belirttiğim '' Eurovision'a pop bir isim gitmeli. '' söylemi, Şebnem Ferah için de geçerli.


Burcu Güneş: Burcu Güneş'in ses rengi, bana eskiden beri Sertab Erener'i anımsatmıştır. Zenci gırtlağına sahip bir sanatçıdır. Ama styling, klip ve şarkı konusunda çalıştığı isimler yanlış. Sahnedeki enerjisinin de negatif olması, Eurovision fikrine bir adım uzak kılıyor bu ismi.


Hande Yener: Hande Yener, sesi, showları, marjinalitesi ve vizyonuyla önceden beri Eurovision için seçilmeyi hakeden bir sanatçımız. Zamanında Romeo parçasıyla Avrupa'da ve Dünya'nın birçok ülkesinde dinlenmiştir. Daha önce eğer seçilirse electronic bir parçayla katılacağını söylemişti Twitter'dan. ( 94 yılında söylemiş olduğu without you parçası günümüz için az da olsa fikir verebilir. ) 




Gülçin Ergül: Sesi ve dans performansı ile Gülçin'de başarılı olabilirdi diye düşünüyorum. Birkaç gün önce Bruno Mars'ın Grenade parçasını söylediği video ile karşılaştım ve hayran kaldım. Amerika'dan Norah Jones çıkıyorsa bizden de bir Gülçin Ergül çıkabilir. ( Aday olarak - anket dışı - bahsedilmiştir. )

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...
back to top